15 Ağustos 2020 Cumartesi

34-KISKANÇ İNSANLAR

İnna lillah ve inna ileyhi raciun.

(Hepimiz Allahtan geldik ve gene O'na döneceğiz.)

 

   Toplumumuzda mevcut olan bir problem de başkasında var olan güzel hasletleri veya bir dünya meta'ını çekememe , onu kıskanma hastalığıdır.

   Sizce kıskançlığın kaynağında iman zayıflığı var mıdır? Bana soracak olursanız :''vardır,hatta bunun kökeninde imansızlık da yatıyor olabilir.'' Şöyle ki:

   Bir insan neden kıskanır? Kendisinde o beğendiği şey -her neyse - yoktur,başkasında da o şeyin olmasını istemez, yok olmasını ,mahfolmasını ister.

   İlk kıskançlık Şeytan',ın Hz. Adem'i çekememesiyle başlar malum, dolayısıyla kıskançlık şeytani bir haslettir .Diyebiliriz. Zaten ''Felak suresi''nde: ''Kıskandığı zaman kıskancın şerrinden Allah'a sığınırım'' .Dememiz, bunu dua olarak yapmamız, Allah'tan yardım dilememiz öğütleniyor.''Nas Suresi''nde de Şeytan'dan ve şeytanlaşmış insanlardan Allah'a sığınmamız öğütleniyor.

   Kıskanç insan Allah'ın ''Rezzak'' ism-i şerifine muhalif davranmış, O'nun rızık taksimine razı gelmemiştir.Dolayısıyla burada bir inkar,bir başkaldırı da görülmektedir.Hasetçi: ''Ya Rabbi, sen neden ona öyle verdin, neden bana böyle verdin? Taksimini beğenmedim''.(haşa) demeye getirmektedir işi. Oysa ki kainatın, bütün hazinelerin sahibi Allah'tır. O dilediğine verir, dilediğinden de alır.Ona başkaldırmak kimin haddine.

   Verilen de malıyla ,verilen şeylerle imtihandadır; verilmeyen de sabırla imtihandadır:

''Bunların dışında, sabredip iyi işler işleyen kimseler, işte onlara mağfiret ve büyük ecir vardır.'' (Hud Suresi 11. ayet meali)

   Varlıkta şükretmek,var olanı Allah yolunda infak etmek;yok olana sabretmek, namaz ve duayla Allah'tan yardım dilemek en doğru olan yoldur.Yunus Emre gibi düşünmek  en iyisi;nitekim o:

''Ne varlığa sevinirim, ne yokluğa yerinirim

                                           Aşkın ile avunurum, bana seni gerek seni.''Demiştir.
  
 Bu dünyada bir derviş gibi yaşamak en doğrusu.

 ''Mal sahibi ,mülk sahibi hani bunun ilk sahibi?

 Mal da yalan,mülk de yalan,var biraz da sen oyalan.''

  Konuya burada nokta koyarken bir derviş gibi yaşayan ve bir hafta önce vefat eden babamdan hatıra olarak geriye kalan takkesini, biz gözü ancak bir avuç toprakla doyacağı ayetle belirtilen insanoğluna tarihi bir ibret olması için ,yukarıda paylaştım.Babamın ruhuna bir Fatiha okursanız sevinirim.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

39-ARAMIZDAKİ SEVGİ PITIRCIKLARI

   İnsani ilişkilerin nasıl olması gerektiği herkesin malumudur.Bunu tekrar tekrar söylemeye gerek var mı bilemiyorum gene de söylemiş olayı...